NÖRO-ASOSİYATİF ŞARTLANMA BİLİMİ (NAC)
Nöro-asosiyatif şartlanma biliminin sunduğu şey, sizi güçsüzleştiren
paternleri kırarak davranış değiştirmeye yönelik, özel tasarlanmış altı
adımdır. Ama önce beynin nöro- asosiyasyonu nasıl yaptığını anlamak gerekir. Ne
zaman önemli miktarda acı ya da zevk hissetseniz, beyniniz hemen bunun nedenini
arar. Bunun için üç kriter kullanılır:
1) Beyniniz
tek ve benzersiz gözüken bir şeyi arar. Yani olabilecek sebepleri ararken
beyin, sık rastlanmayan ya da o anki duruma uymayan bir şey arar.
2) Beyniniz o
anda yer almakta olan bir şey arar. Psikoloji çevrelerinde buna yakın geçmiş
kuralı denmektedir. Yoğun zevk ya da acı anında ya da o ana yakın bir anda olan
şeyin, bu acı ya da zevke yol açmış olabileceğini düşünür.
3) Beyniniz
süreklilik arar.
NAC MASTER ADIM 1
Asıl Neyi İstediğinize ve Onu Hemen
Elde Etmenize Neyin Engellediğine Karar
Verin.
Değişiklik
yaratmanın ilk adımı neyi istediğinize karar vermektir ki, belli bir şeye doğru
ilerleyebilesiniz. Neleri
istemediğinizden ya da nelerden vazgeçmek istediğinizden değil, neyi
istediğinize karar verin. Unutmamamız gerekir ki, biz hayatta neye odaklanırsak
onu elde ederiz. Eğer hep istemediğiz şeylere odaklanırsak, onlar daha
sıklaşmaya başlar.
Bir de, istediğimiz şeye sahip olmamızı neyin
engellediğini bilmemiz gerekir. Engellenen şey her zaman için, değişmeye
bağladığımız acının, şimdiki duruma bağladığımızdan farklı olmasıdır.
NAC MASTER ADIM 2
Kaldıraç Kullanın: Şimdi Değişmemeye Büyük
Acıları,
Şimdi Değişmeye Büyük Zevkleri Bağlayın.
Çoğu insan, gerçekten değişmek istediğini bilir ama yine
de bunu bir türlü yapamazlar. Ama değişiklik genellikle bir yetenek sorunu
değildir; her zaman için bir motivasyon sorunudur. O değişikliği şimdi
yapmamızın tek yolu, kendimize izlemek zorunda kalacağımız bir acil duygusu
yaratmaktır. Yapmalıyım değil yapmak zorundayım dememiz gerekir. Hemen hemen
herkesi değiştirebilecek bir şey varsa, o da acı eşiğidir. Bunun anlamı, çok
fazla acı çekmek, bu nedenle hemen değişmeniz gerektiğini anlamaktır. O noktada
beyniniz, “ Yeter artık, bir gün daha bekleyemem, bir dakika bile bekleyemem,
böyle yaşamaya böyle hissetmeye dayanamam,” der.
Kendinize yaratabileceğiniz en büyük kaldıraç, dıştan değil,
içten gelen acıdır. Hayatınızın standartlarına uymakta başarısız olduğunuzu
bilmek de nihai acıdır. İnsan kişiliğinin en kuvvetli güçlerinden biri, kendi
kimliğimizin tutarlığını korumaktır.
Peki insanlar değişmeleri gerektiğini hissedince, bunun
gerekli olduğunu bilince, neden değişemiyorlar? Çünkü değişikliği yaratmaya,
yaratmamaktan daha çok acı bağlıyorlar. Birini değiştirebilmek için ( buna
kendimiz de dahil ) bunu tersine çevirmeli, değişmemenin çok acılı olduğuna,
hatta bizim dayanabilme eşiğimizin ötesinde acılı olduğuna değişme fikrinin ise
cazip ve zevkli olduğuna inanabilmeliyiz.
Gerçek bir kaldıraç bulabilmek için acı yaratan sorular sorun: “
Değişmezsem bunun bana maliyeti ne olur? Bu değişimi yapmazsam sonunda hayatta
nelerden yoksun kalacağım? “
İkinci adım, zevk- asosiyasyonlu soruları kullanarak
değişime olumlu duyguları bağlamak. “ Eğer değişirsem kendimi nasıl
hissedeceğim? Bunu değiştirebilmek hayatıma ne gibi bir canlılık getirecektir?
Bu değişikliği gerçekten bugün yaparsan, daha başka neler başarabilirim?
NAC MASTER ADIM 3
Sınırlayıcı Paterni Kesin
Hayatınızdaki
herhangi bir şeyi değiştirmek için ihtiyacınız olan kaynaklar sizin içinizde
şimdiden var. Ama geliştirdiğiniz bir dizi nöro-asosiyasyonlar, bu kapasitenizi
tümüyle kullanmanızı engelliyor. Yapmanız gereken, nörol yollarınızı yeniden
düzenlemek, sizi korku ve çaresizliklere götürecekleri yerde arzuladığınız yöne
götürmelerini sağlamak. Belki değişme motivasyonumuz çok yüksek olabilir ama aynı
şeyi tekrar tekrar yapar, aynı uygunsuz paternleri uygularsak, hayatlarımız
değişmez. Bir insanın sınırlayıcı bir davranış ya da duygu paternini kesintiye
uğratmak o insanın hayatını tümüyle değiştirebilir, çünkü bu iş bir yandan da
kaldıraç oluşturur.
Birinin paternini
kesmenin en iyi yolu, beklemedikleri şeyleri yapmak daha önceki tecrübelerine
tümüyle ters şeyleri yapmaktır. Kendi paterninizi kesmekte kullanacağınız
yolları düşünün. Çok zevkli ve çok farklı bir şey bulunduğumuz anda,
çaresizlik, kaygı ezilme duygusu gibi paternleri kesebilirsiniz.
Bir dahaki sefere üzüntülü olduğunuzda ayağa fırlayıp
gökyüzüne bakın, en saçma sapan sesle, “Yaşasın, bugün ayaklarım kokmuyor!”
diye bağırın. Böyle olmayacak bir hareket kesinlikle dikkatinizi çekecek, ruhsal
durumunuzu değiştirecek, hatta çevrenizdekilerin tutumunu da değiştirecektir.
Bir arkadaşınızla
derin bir sohbetteyken birisi bir an sözü kesip başka bir şey söylese, sonra da
“ Nerede kalmıştık” dese konsantrasyonu dağıtmış olur. İşte bu patern kesintisinin
klasik bir örneğidir.
NAC MASTER ADIM 4
Yeni ve Güçlendirici Bir Alternatif Yaratın
Aslında çoğu
insanların acıdan uzaklaşıp zevke varmak için alternatif yollar bulamaması,
değişiklik girişimlerinin geçici olmasının da nedenini oluşturmaktadır.
Sigaranıza, içkinize, kaygınıza ya da başka istenmeyen davranışlarınıza ilişkin
acılardan nasıl kurtulup da zevke ulaşacağınızı bulamıyorsanız, aradığınız
cevapları, bu işi daha önce yapmış kişileri taklit ederek bulabilirsiniz. Çoğu
zaman eski paterni yeterli biçimde kırarsak, beynimiz otomatik olarak onun
yerine koyacak bir şey arar ve bize istediğimiz duyguları verir.
NAC MASTER ADIM 5
Yeni Paterni Yerleşinceye kadar Şartlayın
Şartlandırma
yarattığınız değişikliğin sürekli olmasını ve uzun vadeli olmasını sağlar. Bir
şeye şartlanmanın en basit yolu, onu tekrar tekrar prova etmek, bunu nörolojik
bir yol oluşana kadar sürdürmektir. Güçlendirici bir alternatif bulursanız,
bunu tekrar tekrar yaptığınızı hayal edin, sizi acıdan çabucak kurtarıp zevke ulaştırışını
görene kadar bunu sürdürün. Beyniniz bu yeni ve sonuç veren yolu sürekli olarak
görüp tanısın, asosiyasyonu kursun. Bunu
yapmazsanız eski paterne geri dönersiniz.
Bundan sonraki
adım yeni davranışınızı takviye etmek için program yapmaktır. Paterninizi
gerçekleştirdikçe kendinize bir ödül verin. Sürekli olarak takviye edilen her
duygu ya da davranış paterni, otomatik ve şartlanmış bir tepki haline gelir.
NAC MASTER ADIM 6
Sınayın!
Size
rahatsızlık veren durumu hayalinizde canlandırın, gerçekten aynı duyguyu
yaratıyor mu, yoksa yerine koyduğunuz yeni patern harika mı görünüyor? Örneğin
acıktığınızda canınız hala ağır yemekler mi yemek istiyor yoksa yeni
paterninize uygun yemekler mi?
Eski duygu ya da
alışkanlıklarınızı düşündükçe, zevk yerine acı duygular mı hissediyorsunuz?
Yeni davranış ya da duygu hayatınızdaki değer, inanç ve
kurallarla tutarlı mı?