Sigarayı Nasıl Bıraktım?
Sigarayı
bırakmak istiyorsunuz, uzun süre bırakmaya çalışıp tekrar başladınız. Sigarayı
hayatından çıkarmaya çalışmış, üstelik zorluklar içinde olan ve başarmış
kişiden nasıl yaptığını öğrenin ve uygulayın. Kesinlikle sigarayı
bırakacaksınız.
Sigarayı nasıl bıraktım?
Sigarayı şu bantları kullanın şu çiğneme tabletlerini çiğneyin yok su hapı yutun akupunktur yapın demeyeceğim.
Ancak ben çoğunu denedim. Nikotin bantlarını takıyordum ancak canım sigara çektiğinde çıkartıyor, sigaramı bir güzel içiyor sonra yine takıyordum. Bu böyle olmamalıydı. Kendime hâkim olamıyordum ki. Çiğneme tabletlerini denedim. Tabletlerin tatlarından dolayı içemem diye o da fayda vermedi. Anladım ki ben sigaraya daha çok bağlanıyorum. Bu arada günde 1 paket sigara içiyorum. Ev içi maddi manevi sıkıntılarımda var üstelik. Ne yapacağımı bilemeden günler gelip geçiyordu. 5 yaşında bir çocuğumda vardı üstelik. Sabahları ağzımın tadı yoktu, yorgun bitkin kalkıyordum. Bu yaşta böyleysem ileride nasıl olurum diyerek düşünmeye başladım. İşte sigarayı bırakmada izlediğim yol neden sigarayı bırakmak istiyorum bunları bir kâğıda yazdım.
Sigarayı şu bantları kullanın şu çiğneme tabletlerini çiğneyin yok su hapı yutun akupunktur yapın demeyeceğim.
Ancak ben çoğunu denedim. Nikotin bantlarını takıyordum ancak canım sigara çektiğinde çıkartıyor, sigaramı bir güzel içiyor sonra yine takıyordum. Bu böyle olmamalıydı. Kendime hâkim olamıyordum ki. Çiğneme tabletlerini denedim. Tabletlerin tatlarından dolayı içemem diye o da fayda vermedi. Anladım ki ben sigaraya daha çok bağlanıyorum. Bu arada günde 1 paket sigara içiyorum. Ev içi maddi manevi sıkıntılarımda var üstelik. Ne yapacağımı bilemeden günler gelip geçiyordu. 5 yaşında bir çocuğumda vardı üstelik. Sabahları ağzımın tadı yoktu, yorgun bitkin kalkıyordum. Bu yaşta böyleysem ileride nasıl olurum diyerek düşünmeye başladım. İşte sigarayı bırakmada izlediğim yol neden sigarayı bırakmak istiyorum bunları bir kâğıda yazdım.
Besmele çekerek başladım ise;
1. Daha sağlıklı yasamak
2. Bir maddeye bağımlı olmak acizliktir. Ben aciz olamazdım.
3. Çocuğuma iyi örnek olmak
4. Sağlıklı çocuk yetiştirmek. Çocuğumu sigara dumanına maruz bırakmamak
5. Çocuğumla daha nitelikli beraberlik geçirmek. İkide bir sigara içmek için çocuğumdan kaçmayacaktım.
6. Temiz olmak
7. Güzel kokmak
8. Paramı yararlı şeylerde harcamak.
9. Beyaz dişler
10. Rahat nefes almak
11. Cildimin geç yaşlanmaması
Gerçekten bunları istiyordum. Beynimde sigarayla (daha doğrusu kendimle) savaşıyordum. Bu listeleri hazırlamamdaki sebep savasımı yazılı hale getirerek bos anlarımda beni gaflete düşürmesinden korktuğum nefsime karşı hazırlanmıştı. Peki, o durumlarda bu yazıyı okumak yeterli miydi? Tabii ki hayır.
İşte bu durumlarda yapılacak listem.
1. Bol su içmek. Ama beni pet şişeden su içmek daha rahatlattı. Su şişesinin kapağını açmak suyu içip tekrar kapatmak, sigara içerken yapılan sigarayı yakıp söndürmekle bağdaştırmıştım. Bunların yerine pet sise suyu koydum. Bağımlılıklar biraz öyle değil midir? Yerine bir şey koymadan kopmaya çalışırsanız başarısız oluruz.
2. Tesbih çekmek. Hem dua ediyor hem de elinizi kullandığınız için el tiryakileri için kesinlikle tavsiyemdir.
3. Seker ye. Sakız çiğne
4. Meyve ye. Elmaaa
5. Derin nefes al. Ben sakinim de 10 a kadar say. Kriz anlarında derin nefes almak çok isime yaradı.
7. Hobi. Sevdiğiniz bir şeyle uğraşarak vakit geçirmek te sigara krizlerini unutturuyor. Ben su doku oynuyordum bol bol.
Ve aşağıdaki olunmamaları da kendime çok söyledim.
Sağlıklı hayati seçen benim.
Güçlüyüm.
Sakinim.
Evet, sigarayı birikirken neler yapacağımı da belirlediğime göre sıra hangi gün bu maratona başlayacağıma karar vermeye gelmişti. O da sıradan bir gün olamazdı. Doğum günüme 20 gün kalmıştı. Kendime verebileceğim bundan daha güzel bir hediye olamazdı. Bu sure zarfında yazdığım listeleri okuyarak kendimi hazırladım.
Ve mutlu son 10 yıllık tiryakiydim ve 1 ay sonunda sigara dumanından bile etkilenmez oldum.
Çocukların Oda Güvenliğini Sağlamak İçin Yapılabilecekler
Çocuklar için evde
darbe görmesi veya bir sakatlık çıkması en çok korktuğumuz şeylerdendir. Bu
yüzden evde yapılabilecek bazı önlemler hayat kurtarabilir. Bunların bazıları
aklınıza gelmiş veya hiç gelmemiş olabilir. Mutlaka okuyun.
Çocuğunuza küçük
oyuncaklar almayın ve küçük eşyaları yerde bırakmayın. Çoğunlukla alınan
çok parçalı oyuncaklar çocuklar için tam bir felakettir. Acısından durulamaz ve
dengesini kaybedip düşürebilir. Bunun dışında pil tarzı şeylerde ayağının
kayması çoğunlukla istenmeyen durumlardandır. Bu yüzden bu tür küçük parçaları
saklayın.
Masa ve sehpa
köşeleri; diğer en büyük tehlikelerden biri ve en korktuklarımızdan
çocuğumuzun başının buralara çarpmaları… Genellikle çocuklar özellikle masa
köşelerini hedef alarak koşarlar. Boyları da masa köşesini görebilecek
yeterlikte olmadığı için çok acı sonuçlar ve ağlamalar duyabiliriz. Buna
alınabilecek önlemler ise masanın köşesine güvenlik bandı almak. Ya da daha
hızlı bir çözüm ise sandalyeleri köşelere yerleştirmektir.
Koltuk kenarları;
bu da siz televizyon seyretmeye dalmışken çocuğun yere yuvarlanmasına tanık
olmanızdır. Hareketli olan çocuğunuz bir anda kendini koltuğun kenarına gelip
dengesini kaybederek yerle buluşmasıdır. Bu yüzden koltuğun kenarlarında
dayanıklı dört ayaklı sehpa olması ayrıca duvar ile koltuk arası boşluğun
kapalı olması en önemli tedbirlerdendir.
Banyo ve tuvaletler;
buralarda da istenemeyen sonuçlar oluşur. Kaygan zeminler yere düşmesine ve
açık tuvalet kapakları açık ise yine istenmeyen şeyler olacaktır. Bu yüzden
klozet kapakları kapalı durumda olmalı ve yerler her zaman kuru olmalı eğer
hızlı davranmanız gerekiyorsa kuru bir kaymayan kilim tarzı şeyler
sermelisiniz.
Açık kapı aralıkları
ve çekmeceler; çocukların en çok yaptığı el sıkıştırmaları bu alanlarda
olmaktadır. Bu yüzden mutlaka kapı ve çekmeceler kapalı durumda olmalı
gerekirse vitrin kapakları, çekmeceler kalın çift taraflı bant ile zor açılacak
şekilde yapılmalı ya da mıknatıslı olmalıdır. Eğer vitrin veya portmanto gibi
yan yana çık çekmece varsa ve çok kullanmadığınız yerler ancak çocuğunda
başından ayrılmadığı karıştırmaktan keyif aldığı yer ise ip ile çekmece
kulplarını bir çekmeceden diğerine sıkıca bağlayabilirsiniz.
Bob Dylan Bilgelik Dersleri
“Her gün erken kalkmak ve gün boyu
amacınız için bir şeyler yapmak… Yapmamak için bahaneler bulmak yerine yapmak
için fırsatlar kollamak… İçine kapanmak yerine yeniliklere açık olmak… Keyif
çatmak yerine konfor alanının dışına çıkmak, keyfini bozmak… Tüm bunlar başarı
adına atılmış adımlardır ve bunları yaparak geçen bir gün, başarılı bir gün
demektir.”
1- Sevdiğin
neyse onu bul, onu yap
“Kimileri
asla seyahat edemez, oysa benim için nefes almak gibi bir şey. Seyahat ederim
çünkü içimden gelen bu.”
Sevdiğimiz
bir şeyi yapmak bize asla yorucu gelmez. Bizi zorlamaz, sıkmaz. Onu bir hedefe
ulaşmak için değil, sadece sevdiğimiz için yaparız. İşte işin sırrı burada.
Ayrıca sevdiğiniz bir şeyi yaparken davranışlarınız da çok doğaldır, zorlanma
yoktur çünkü. Çoğumuzun ortak sorunu, bizi bir işi yapmaya motive edecek şeyin
ne olduğunu bilmemek değil, neyi sevdiğimizi bulamamak aslında. Bunun için de
denemek gerek. Deneyerek hiç tahmin etmediğimiz bir şeyi şaşırtıcı şekilde çok
sevebiliriz. Bu yüzden kendimize bir şans vermeli, hayatta neleri
sevebileceğimizi yaşayarak ve deneyerek keşfetmeliyiz. Bir kere bulduk mu, onun
üzerine gitmeli, o konuda kendimizi geliştirmeliyiz. Hayatta en kıymetli şey,
sevdiğin işi yapmaktır çünkü.
2- Başarının
bugünle ilgili bir şey olduğunu unutma
“Bir
insan sabah erken kalkıp gece geç yatmışsa ve bu ikisi arasında hedeflediği
şeyi yapmışsa, o kişi o gün başarılı olmuş demektir.”
Başarı
hakkında şöyle bir düşündüğümüzde, onun belirsiz bir gelecekte varılacak bir
seviye olduğunu, günbegün ona ulaşmak için çalışmamız gerektiğini sanırız. Bu
düşünce biçimi insanı inişli-çıkışlı bir yola sokar. Bazen motivasyonumuz
yükselir, durmadan çalışırız, bazen de canımız hiçbir şey yapmak istemez. Ama
başarının en önemli parçası, günlük yaşam içinde tutarlılık ve istikrarı
yakalamaktır. Her gün erken kalkmak ve gün boyu amacınız için bir şeyler
yapmak… Yapmamak için bahaneler bulmak yerine yapmak için fırsatlar kollamak…
İçine kapanmak yerine yeniliklere açık olmak… Keyif çatmak yerine konfor
alanının dışına çıkmak, keyfini bozmak… Tüm bunlar başarı adına atılmış
adımlardır ve bunları yaparak geçen bir gün, başarılı bir gün demektir. Bugünü
nasıl geçirdiğiniz, yaşamdaki temel hedeflerinizle doğrudan ilişkilidir. Her
gün amacınıza ulaşmak için sorumluluk almalı, doğru eylemlerle bulunmalısınız.
Kısaca, başarı ilham neticesinde gelen birkaç artistik hamleyle ulaşılan bir
seviye değildir. Başarı vakit alır. Hatta çoğu zaman tahmininizden daha fazla
vakit alır. Attığınız adımları kontrol edin, gözünüz hep kendi üzerinizde
olsun. Kendinizi hedefinizin cazibesine kaptırmaktan yerine, ona ulaşmak için
içinde bulunduğunuz sürece odaklanın. Bunu başarmanın yolu da bugün ve her gün
amacınız için bir şeyler başarmaktır.
3- Yaşam
değişimdir
“Sabit
kalan tek şey, değişimin kendisidir.”
Biz insanlar
güvende olmayı ister, emniyet hissini severiz. Belirsizlik ve değişiklik
rahatımızı kaçırır. Ama değişimden korkmayıp kapılarımızı ona açtığımızda yaşam
çok daha heyecanlı ve keyifli olur. Başarının önündeki ek çok engeli aslında
kendimizin koyduğunu fark ederiz. Bir anlamda kendi içsel özgürlüğümüzü
yaratırız. Böylece farklılıklardan korunmak üzere çevremize duvarlar örmek
zorunda değilizdir artık. Gelişmek ve ilerlemek için değişimin kaçınılmaz
olduğunu kabullenmek yetmez; aynı zamanda geçmişi kurcalamaktan da
vazgeçmeliyiz. Bunu başardığımızda değişimin ne denli kolay yaşandığını
göreceksiniz. Diyelim ki kilo vermek istiyorsunuz. Kilolu olduğunuza dair
zihninizde oluşturduğunuz kendi imajınızı siler, yerine ince ve fit görünümlü
imajınızı koyarsanız kendi aleyhinize çalışmaktan vazgeçmiş olursunuz. Böylece
düşünceniz, davranışlarınız ve öz-imajınız bir uyum ve ahenge kavuşur. Sonuçta
sağlıklı şeyler yemek ve egzersiz yapmak, her gün uygulamak zorunda olduğunuz
ve sizi zorlayan aktiviteler olmaktan çıkar, keyif aldığınız doğal bir süreç
halini alır.
Dehşete Düşüren Fotoğraflar
Bazıları ilk defa mutluluğu yaşatan, bazıları dehşet, bazıları ise iç burkan fotoğraflar...
Yıl 1985...
Titaniğin ilk fotoğrafları. Robert Ballard 3 bin 657 metrenin altındaki Titanik’i
böyle fotoğrafladı.
İlk renkli
dergi. 1962 yılında renkli dergi basan bir firma tüm sayfaları renkli yapmıştı.
İnfaz edilme = 1
şubat 1968'de viet kong'lu olduğundan şüphelendiği genci öldürürken çekilen
fotoğrafı sayesinde, 1968'de eddie adams'ın ödül almasına sebep olmuş, zamanın
güney vietnam polis şefi.
Hayatın
başlangıcı = Lennart Nilsson tarafından 1965 çekilen resim Life Magazin’de
yayınlandı ve ödül aldı.
Meçhul asi =
1989’da tankların önünde duran çinli bir vatandaş kim olduğu bilinemediği için
meçhul asi olarak tanımlanmıştır.
Muhammed Ali
ve Sonny Liston dövüşü = 1965 yılında yapılan bu boksta Muhammed Ali rakibini
yere serdikten sonra yaptığı hareket…
Hindenburg
Zeplini = Hindenburg zeplini 1937 yılında en büyük zeplin olma özelliğini
taşıyacakken hidrojen tanklarının alev alması sonucu felakete dönüştü.
Earthriese
fotoğrafı = Aydan çekilen bu fotoğraf William Anders tarafından 1968 yılında
çekildi.
Ebu Garip
işkencesi = Amerikalıların Irak işgali sırasında yaptığı Abu Garip
hapishanesindeki işkencelerin ortaya çıkışı ile herkes dehşete bürünmüştü.
Vietnam
Savaşı = Napalm bombası atıldığı sırada kaçan çocukların özellikle kız
çocuğunun çıplaklığı ve yürek burkan kaçışı…
Neil
Armstrong Ay yürüyüşü = 1969 yılında gerçekleşen aydan Buzz Aldrin tarafından
çekilen fotoğraf…
Afganistan
Kızı = Steve McCurry tarafından çekilen fotoğraf yaşadığı zorlukları anlatan
bir yüz ifadesine sahip kızın inanılmaz görüntüsü…
Sevgiye Gider Tüm Yollar
Sevdiğimizi
haykırmalıyız. Sevgi biter mi? Elbette ki bitmez. Özümüzdeki sevgi asla bitmez.
Sevdiğini söyleyebilen insanlar mutlu insandır. Seven insan tabi ki de kendisi
de sevilir. Sevgi duyan insanlar birbirlerini düşünürler ve yanlarında
olmasalar da, yan yana olmasalar bile birbirlerine güç ve enerji verirler.
Bazı
durumlarda sevdiğimizi bile söylememize gerek kalmaz. Hislerle duygularıyla
anlaşılır sevdiğiniz, duygularınız ve yaptıklarınız anlatır sevginizi…
Kalpten
sevenler size yalan da söylemez ve sevmesi gözlerinden anlaşılır.
Bazen
tatminsiz insanlar da vardır. Ne yapsanız ufak bir şeyde hemen sırt çevirirler.
Mutluluğu her zaman beklentilerinin karşılanmasına bakar. Ya da her zaman sevgi
gösteri yapmanızı beklerler.
Bir de
karşılıksız sevenler vardır. Karşılığı olmadığı halde sevenler bu insanlar
bazen bir eşek yükü kadar yük taşır sırtında ancak yine de aman demezler.
Bize hep
hayat zor dendi. Aslında kolay. Hatta ve severek hayat çok kolay…
Düzgün
adımlar atarak şekillendirebiliriz hayatı… Sağlıklı düşünün. Yalanlar ile iş
görmeyin ve sevmeyi bilin ve sevgi almasını da bilin.
Enteresan Deyimler
Kelime dağarcığınızı
geliştirecek ve farklı ve etkili konuşmanızı sağlayacak deyimler... Ayrıca
deyimler farklı anlamların ne anlamına geldiğini ve karşı tarafın size bir
deyim içeren veya farklı bir şey söylediğinde ne anlama geldiğini anlamanıza
yarar sağlar.
Müflis aç kalınca eski defterleri karıştırır. = İflas eden tüccar eski başarılarını anlatır.
Ağız tamburası çalmak = Sözle avutmaya, oyalamaya çalışmak.
Borç bini aştıktan sonra her gün baklava börek yenir = Artık maddi sınırı aştıktan sonra kafaya takmayıp
daha fazla harcamak.
Ağzına taş almak = Hiç konuşmamak. “Örneğin; “Ağzına taş mı aldın da konuşmuyorsun”
Hamama gider kurna beğenmez, düğüne gider zurna
beğenmez = Hiçbir şey beğenmeyen.
Öküzün aptalı kasabın bıçağını yalarmış = Saçma davranmak.
Darı unundan baklava, incir ağacından oklava olmaz = Kötü araç ve gereçle iyi bir şey yapmak mümkün
değildir. Yetersiz kişiden iyi iş beklenemez.
Anasının nikâhını istemek = Çok fazla şey istemek.
Bey danası gibi yan gelip geviş getirmek = Keyfince davranmak. Hiçbir şey yapmamak.
Uyku uyku getirir, uyku et bitirir = Çok fazla uyumak insanı rehavete sürükler, kilo
aldırır ve yorgun yapar.
Benim derdim inek ile dana, karımın derdi sürme ile
kına = Karşıdakinin düşündüğü konunun
önemsizliğini anlatır.
Cinleri tepesine gelmek = Aşırı sinirlenmek. Örneğin; “Cinlerim tepemde!”
Darı unundan baklava, incir ağacından oklava olmaz: Yetersiz veya beceriksiz, eğitimsiz insandan bir şey
yapılamayacağı anlamına gelir.
Bekârın parasını it yer, yakasını bit yer = Bekâr kimse,
parasını çarçur eder; dalaverecilere yedirir. Yaşayışı düzensizdir. Üstü başı
kirli, bitlidir.
Çukur kazmak
= Birisine tuzak kurmak.
Baş ağır gerek, kulak sağır gerek = Kişi ağırbaşlı olmalı ve
dedikoduları dinlememeli, ya da işitmemiş gibi davranmalıdır.
Deveyi semeriyle yutmak = Büyük yolsuzluk yapmak.
Bozuk saatin varsa köylüye götür, çavdar sapından
zemberek taksın = Her işi ehline
vereceksin. Ehli olmayana iş vermeyeceksin anlamına gelir.
Dilenemez dilenci = Kendisi de yoksul olduğu halde bir şey isteyemeyen kişi.
Boşboğazı cehenneme atmışlar “Odunlar yaş.” Demiş = Devamı da “kuru odun getirip cayır cayır yakmışlar” denir. Bu deyim birinin
gereksiz konuşarak kendini tehlikeye atması ve tepki görmesi anlamına gelir.
Dokuz yorgan eskitmek = Çok yaşamak.
Alan memnun satan memnun; tellala halt etmek düşer = Ben halimden memnunum size susmak düşer anlamına
gelen sözdür.
*Abanın kadri yağmurda bilinir = (*Aba = kalın bir giysi) Bir şeyin
değeri ona ihtiyaç duyulduğunda daha iyi anlaşılır. Böyle bir durumda önemli şeylerin
kıymeti daha çok bilinir.
Açın koynunda ekmek durmaz = Kazancı kendisine yetmeyen
kişi, eline geçeni hemen harcar; yarına bir şey saklayamaz.
Aç ölmez, gözü kararır; susuz ölmez, benzi sararır = Yoksulluk insanı öldürmez ama, türlü türlü üzüntü
ve sıkıntı içinde yıpratır.
Efradını cami, ağyarını mani = Bir kuralın ilgili bütün konularını içerisine
alması ve ilgili olmayanları da dışarıda bırakılması.
Evvel ar idi, şimdi kâr oldu = Ayıp sayılan davranışın sonran normal imiş gibi
davranılması.
Adama dayanma ölür, ağaca dayanma kurur = Herkes birbirine destek verirler. Ancak her destek
ve yardım sürekli olmaz. O hâlde insan, yapacağı işlerde başkalarının yardımına
ve desteğine değil, öncelikle kendi gücüne, bilgi ve becerisine dayanmalı ve
güvenmelidir.
Ağanın alnı terlemezse ırgatın
burnu kanamaz = Başkalarını
çalıştırarak bir iş yapacaksak, kendimiz daha çok gayret etmeliyiz.
Çalıştırdığımız kişiler bizim işe eğilme derecemize göre, iş yapar. Çalışma
gücümüz, onlara ışık tutar. Biz yeterince ilgili olmazsak, bize düşeni
zamanında ve yeterince yapmazsak, işin önemine başkalarını asla inandıramayız.
Sonuç olarak da beklediğimiz verim ortaya çıkmaz. (işverenler de birlikte çalışmazsa, işçiler olanca güçleriyle
işe sarılmazlar.)
Fink atmak = Etrafı
keyfince dolaşmak.
Gece silahlı, gündüz külahlı = Kötü olan birinin iyiymiş gibi görünmesi.
Gemini kısmak =
Davranışlarını kontrol etmek.
Gittik kebap kokusuna, baktık eşek dağlanıyor = Umduğunu bulamamak
Gözden sürmeyi çalmak = Hırsızlıkta
usta olmak
Halka verir talkını, kendi yutar salkımı = Başkasına öğüt verir de aynı şeyleri kendi yapmaz.
Hamam gider kurnaya, düğüne gider zurnaya aşık olur = Aşık olacağı kişiler çok da tasvip edilmeyen kişiler
veya durumu ve işi iyi olmayan kimseler olduğunu belirtir.
İç güveysinden hallice = Sıkıntılı
birinden biraz daha iyiyim anlamına gelir.
Kafa büyük içi boş, tut kulağından çifte koş = Aklının pek çalışmadığını ve istediğinizi yaptırılabileceğini
belirtir.
Karamanın koyunu, sonra çıkar oyunu = Normal görünen bir şeyin sonradan aslının ortaya çıkması.
Karnındayken kanını (emer), hayattayken canını, öldükten
sonra da malını yer. = Hayırsız evlatlar için söylenir.
Kendini dirhem dirhem satmak = Kendini ağırdan satma, eda etme.
Kene gibi yapışmak = Bir kimseye
bulaşmak, yanından ayrılmamak.
Lügat paralamak = Anlaşılmaz
sözlerle konuşmak.
Minder çürütmek = İşsiz
güçsüz oturmak.
Ne çaldın yüzüme, ne çalayım yüzüne = Bir şey yapmadan karşılık beklemek.
Ölmüş eşek arıyor ki nalını söksün = Hiç olmayacak yerden çıkar sağlamaya çalışmak.
Pireyi gözünden, çakalı dizinden vurmak. = Usta, maharetli olmak.
Sıçan düşse başı yarılır =
İçinde bir şey olmayan ev için kullanılır.
Akara kokara bakma, çuvala girene bak. = İyi, kötü deme; mal ve para biriktir.
Subaşlarını devler tutmuş = Para
kaynağı olan yerleri gücü elinde tutan ve kimseye kaptırmayan kişilerin para
kaynaklarını tuttuğu ve hiç ayrılmadığı anlamına gelen söz.
Suratına bakanın kırk yıl işi rast gelmez = Yüzünde uğursuzluk, meymenetsizlik olduğu düşünülen
kişiler için söylenir.
Akıllı köprü arayıncaya kadar deli dereyi geçer. = Aklı başında insan çözüm ararken bir türlü işi
sonuçlandıramaz. Ancak kafası daha farklı olan insan öyle bir çözüm bulur ki, çözüme
kısa yoldan ulaşır.
Tazı o tazı ama çulu değiştirmiş = Giyim, kuşamını değiştiren bir kişinin kendini düzelttiği
için tanınamaz hale gelmesi.
Yer demir, gök bakır = Hiçbir yerden
yardım gelmemesi.
Yılanı sen tut, gözüne ben bakayım = Bir işin tehlikesini başkası, çıkarını kendisi için
düşünen kimselerin bu tutumu için söylenir. Sen tehlikeye atıl, ben fayda
sağlayayım.
Yumurtaya kup takmak = Her şeye
bahane bulmak.
Zokayı yutmak = Oyuna
gelmek.
Zülfü yâre dokunmak =
Gücendirecek söz söylemek.
Akrep etmez akrabanın ettiğini, kimse bilmez
akrabadan çektiğini. = Akrabaların, akranların ve yakın
kişilerimizin bize yaptığı kötülüklerin çok fazla olduğunu ve etkilediğini
anlatır.
Ağustosta beyni kaynayanın zemheride kazanı
kaynar. = Yazın sıcak günlerinde tarlada çalışan kişi,
zahiresini kazanır; kışın soğuk günlerinde geçim sıkıntısı çekmez.
Acemi nalbant; kâh nalına vurur, kâh mıhına. = Bazı
insanlar iyi niyetli olmasına rağmen öyle şeyler söylerler ki sizin canınızı
sıkarlar. Öyle davranışlar yaparlar ki sizin maddi manevi durumunuzu mahveder.
Al atın iyisini, yiyeceği bir yem; al
avradın iyisini giyeceği bir don. = Kötü
şeylere sahip olmaktansa iyi şeylere sahip olmak aynı giderlere sebep
olacağından daha iyi olur. Anlamında bir sözdür.
Misafiri horoz olanın ambarında buğday olmaz. = Gelen bir misafir çok fazla yemek yiyorsa sizin tüm
yiyeceklerinizi siler süpürür.
İstanbul Stresi!
İstanbul’da
yaşayıp stres olmamak çok kolay değil! Çünkü her yerde insan var ve evden işe,
işten eve çalışması kendimizi camlar ve duvarlar arasında gidip gelen yarım
özgür bir insan haline getiriyor. Ancak bu durumlarda da işe yarayan birkaç öneri var bunlar;
-
İşe erken yola çıkın; Eğer daha erken yola çıkıldığında
yol stresi daha az olacağından ve daha sakin ortam olacağından dolayı stressiz
gitmek mümkün. Bunun için de düzgün bir uyku gerekecektir.
-
İşten hemen eve varmaya çalışmayın! Bu da diğer durumlardan biridir.
Eve hemen gitmek isteriz ve STRES oluruz. İşte bu düşünce bile bizi bitirmeye
yeter. Bu yüzden eve hemen gitmeliyim düşüncesinden arının ve rahat gideyim
düşüncesini oluşturun. Gerekirse yürüyün ve farklı yerlere de girin. Devamlı
aynı senaryoları yaşamayın. Unutmayın kafanızın rahat olması gerekiyor. Yoksa muhtemelen
eve geldiğinizde de yorgunluğun üstüne 3 kat yorgunluk binecektir.
-
İşleri bitirin! Bu her yerde yapmamız gereken bir
durumdur. İşleri bitirmek. Ancak bazen onları erteleriz ve biriktirerek
canımızı sıkmasını sağlarız bunu yapmayın.
-
Kendinize odaklanın! İş yerinde kavga edecek,
tartışacak, can sıkacak, ispiyoncu, yalancı çok insan var. Ancak bunları
düşünmek yerine kendinizin ve hedefinizin ne olduğunu hatırlayın. Mutlu
olduğunuz durumları bu durumlarla düşünerek değiştirmek size ne fayda sağlar ki…
O yüzden takmayın. Aklınız tak açın ve doğru şeyleri düşünün.
Facebook Bunu Beğendi (y) (Y)
Bilirsiniz
Facebook geldi geleli artık özel yaşam çok aza indirgendi. İnternette yeterince
bilgilerimizi alınmıyormuş gibi bir de her türlü fotoğrafımızı paylaşıyoruz.
Üstüne yorum yapıyorlar seviniyoruz. Ego tatminidir hadi tamam kabul ancak o da
yetmiyor bir de fotoğrafı “HERKESE AÇIK” yapıyoruz. Şimdi burada düşünmek
gerekiyor. Biz dışarıda birinden fotoğraf istesek ve özellikle bir erkek olsak
bayandan istersek ne der; “ne münasebet” veya bir tokat bile yiyebiliriz değil
mi? E, peki nedir bu lahana turşusu
genişlik! Peki ya bu fotolar farklı amaçlarla kullanılsa değil mi? Yeri geliyor
komşumuza güvenmiyoruz ama nedense bu Facebook konusunda hiçbir farklı bir şey
düşünmüyoruz. Peki, bir bayan için tehlikeli olabilir de bir erkek için olmaz
mı? Tabi ki de olur. Birincisi kendisini ve etrafını ifşa ediyorsunuz.
Herkesin
kendi hayatı fakat algıda seçici olmak her zaman iyidir.
Diğer bir
taraf ise dakika başı Facebook bakma hastalığı! Boşa geçirilen vakit yetmiyor
gibi bir de kim ne demiş, kim ne yapmış, ne yemiş, ne almış, nereyi dolaşmış ve
daha birçok olaylar… İnsanlara kendimizi gösterme isteği… Aynı şey Twitter için
de geçerli. Bu kadar lakayt bir hayat yaşamak. Biz gerçekten mutlu muyuz? Yoksa
birilerine mutlu olduğumuzu mu göstermeye çalışıyoruz. Oraya bir söz yazan
insan ya canı sıkılıyor birine laf sokmaya çalışıyor. Ya da fotoğrafını koyup
nispet yapmak istiyor veya övgü bekliyor. 7/24 övgü istiyoruz.
Facebook
hayatınıza manzara koymasın. Elimizin altında Dünyayı değiştirecek bilgi, teknoloji
var ancak biz ne yapıyoruz? Gerçekten yaşayalım.
Gerçekten mutlu olan insan bunu etrafındaki insanlara yansıtır. Bunu iki
boyutlu cisimlerle sözlerle anlatmaya koyulmaz diye düşünüyorum. Yorumlamam bu
kadar iyi günler.
(Not; sosyal paylaşım sitesi facebook için faydalı sitelerde
dolaşanlar için bu durum tabi ki farklıdır. Ancak bu da çok çok az… Ya da anlık
yine yukarıda anlatılan olaylar içerisinde dönüyor.)
Moral Getiren Şarkılar
Bazıları hoşuna
gidecek belki bazıları hoşunuza gitmese de bu şarkılar moral getirmek için
güzel şarkılar. Eğer sizin de önerileriniz varsa yorumlarınızı eksik etmeyin.
Ona göre güncelleyelim.
Nil
Karaibrahimgil | Kanatlarım Var Ruhumda
Nazan Öncel feat. Tarkan - Hadi
O Zaman
Doğukan Manço feat. Tuğba Yurt
- Sakin Ol
(Ozan Doğulu feat) Sıla - Alain
Delon
Kenan Doğulu Rütbeni Bilicen
ŞIK ŞIK Volga Tamöz ft Murat
Dalkiliç & Grup Hepsi
Gülşen - Kara Böcekler
MFÖ ALi Desidero
Grup Vitamin - İsmail
Grup
Vitamin - Takmayacaksın tak açacaksın
Yalin Ah Be Kardesim
Bu Fıkralar Çok Farklı
MOTİVE BÖYLE EDİLİR
Rosie
kocasını doktora götürür. Doktor Rosie eşini tedavi ettikten sonra odadan
çıkarlar ve doktor;
“Kocanız
aşırı stresten kaynaklanan ciddi bir hastalığa yakalanmış” der. Eğer
söyleyeceklerimiz yapmazsanız ölecek. Her sabah eşinizi öperek uyandırın.,
ardından mükellef bir kahvaltı hazırlayın. Hep nazik olun ve her daim neşeli
kalmasına dikkat edin. Sadece en sevdiği yemekleri hazırlayın ve yemekten sonra
hafif şekerleme yapmasına izin verin. Sağa sola yollayıp yormayın ve
sorunlarınızı anlatmayın; bunlar sadece stresi arttırmaya yarar. Sizi eleştirse
veya alaya etse bile sakın tartışmaya girmeyin. Akşamları masaj yaparak
rahatlamasına yardımcı olun. En sevdiğiniz dizileri kaçırmanıza yol açsa bile
istediği kadar istediğini seyretmesi için teşvik edin. En önemlisi gece onu
tatmin edecek ne varsa hepsini yapın. Önümüzdeki altı ay boyunca bunları
harfiyen yaparsanız kocanız sağlığına tamamen kavuşacaktır.” Çıkışta kocası
merakla sorar.
“Eee, ne
dedi doktor”
“Ölecekmişsin”
DAHA BEKLEYELİM
Doktor:
Maalesef beyefendi, sadece altı aylık ömrünüz kalmış.
Hasta: Bu
çok kötü doktor. Hem şu aralar da ücretinizi karşılayacak durumda değilim.
Doktor:
Peki, o zaman. Bir yıl diyelim.
KİMSE YOK MU? BAŞKA KİMSE…
Adamın biri
manzara hevesiyle dağlarda dolanırken dengesini kaybedip uçuruma yuvarlanır ve
nihayet düşüşünü engelleyecek bir dal yakalayana kadar metrelerce düşer. Ancak
ne dal sağlamdır ne de gücü dayanabilecektir. Umutsuzca haykırır: “İmdat!
İmdat! Yardım edecek kimse yok mu?” Yukarı bakar ama masmavi gökten vardır.
Derken birden gök yarılır ve son derece parlak bir ışık üzerine düşer. Ardından
gür bir ses duyulur: “Ben varım, oğlum. Bırak dalı, gel kucağıma…”
Adam bir an
düşünür ve bir daha haykırır; “Başka kimse yok mu?”
BEN BEKLERİM
İtalyan bir
Fransız ve bir Amerikalı idam edilmek üzeridirler. Son yemekleri için ne isterlerse
geleceği söylenir. İtalyan, “Şöyle sosu yerinde bir tabak makarna” der. Yemek
gelir, yer ve idam edilir.
Sıra
Fransız’dadır. “Bir kâse kurbağa bacağı çorbası lütfen” der. O da afiyetle yer
ver idam edilir.
Sıra
Amerikalıya gelir, biraz düşündükten sonra “Bir sepet taze çilek isterim” der.
“Çilek mi?” der
gardiyan. “Mevsimi değil ki çileğin?”
“Olsun” der Amerikalı “Beklerim”
MOTİVE ETMENİN BÖYLESİ
İki ihtiyar,
parkta bir bankta oturmuş laflamaktadırlar:
“Tüm yaşamım
boyunca bir dertten ötekine geçip gitti. İşim battı, karım genç yaşta hastalığa
yenildi, oğlum hırsızı oldu.
Ölsem daha
iyiydi bazen.”
“Seni çok
iyi anlıyorum dostum.”
“Dahası,
keşke hiç doğmamış olsaydım.”
“Evet, ama
kimde var öyle şans? On binde bir belki!”
YOK ARTIK!
Adamın
birisi, korkunç bir sağanak yağmur altında iş yerinden çıkar ve o da ne, tam
önünde bir boş taksi vardır! Derhal biner ve şoföre bu havada taksi bulabildiği
için çok şanslı olduğunu söyler. Şoför adama döner ve “Zamanlamanız kusursuz
anlaşılan.” Der. “Tıpkı Sheldon gibi.”
“Kim?”
“Sheldon
Schwartz. İşte o her şeyi doğru yapan adamdı. Dünyanın en şanslı adamıydı.
Belki de bu gezegenin gördüğü en kusursuz insandır. Mesela Sheldon nereye
giderse gitsin mutlaka gittiği yerin kapısının önünde park edecek yer bulurdu.”
“Yok Artık!
Abartıyorsun; kimse o kadar şanslı değildir!” der adam.
“Sheldon
öyleydi,” der şoför. “Sırf şanslı da değildi; müthiş bir atletti aynı zamanda.
Rahatlıkla profesyonel bir golfçu veya tenisçi olabilirdi. Öyle bir sesi vardı
ki Placido Domingo duysa operayı bırakırdı! Cary Grant’ten daha yakışıklı ve
zarifti! Hele smokin giydiğinde görmeliydiniz Sheldon’u! Yapılı, uzun boylu ve kuvvetliydi.
Aynı zamanda müthiş bir işadamıydı. Elini neye sürse altına dönüştürürdü.
“Yuh yani”
der adam. “Uyduruyorsun artık!”
“Hiç de
bile. Sheldon başka yetenekleri de vardır. Mesela kadınları nasıl memnun
edeceğini çok iyi bilirdi. Çok da zekiydi. Bilmediği, tamir edemeyeceği hiçbir
şey yoktu. Ben öyle değilimdir mesela. Bir sigortayı değiştirmeye kalksam bütün
mahallenin elektriği gider. Ve var ya, Sheldon acayip güzel fıkra anlatırdı.
Her toplantının gözbebeğiydi;
“Vay be.
İnanılır gibi değilmiş. Peki sen nereden tanıyorsun Sheldon’u?”
“Valla,
aslından ben tanışmadım kendisiyle.”
“E, peki sen
nereden biliyorsun bu kadar şeyi?”
“Sheldon
öldükten sonra karısıyla evlendim.”
ZORUNLULUK
Kadın eve
gelir ve kocasıyla en yakın arkadaşını yatakta bulur. İnanamaz gözlerle
arkadaşına bakar ve şöyle der; “Hadi ben mecburum; sana ne oluyor?
SALI HAZIR
Orta yaşlı
adam, annesinin cenazesinin ardından etrafı toplayıp düzenlemek için evine
gelir ve tavan arasında eski bir sandık bulur. Sandığı açtığında karşısına
babasının II. Dünya Savaşı’nda giydiği üniforma çıkar. Adam üniformayı giyer.
Biraz sıkmaktadır. Tam çıkaracakken elini cebine atar ve bir kâğıt parçası
bulur. Bu, 1942 tarihli bir kundura tamir fişidir. İnanamaz. Neredeyse yetmiş
yıldır tamirden alınmamış bir ayakkabı söz konusudur.
Adam fişi alıp adrese gittiğinde
kunduracı dükkânının hala yerli yerinde olduğunu görür. İçeri girer ve tezgâhtaki
yaşlı kunduracıya babasının cebinde bulduğu fişi anlatır. Yaşlı kunduracı
yetmiş yıldır bu dükkânın sahibi olduğunu söyler ve fişi alıp adama beklemesini
söyleyerek dükkânın arka tarafında gözden kaybolur.
On dakika sonra yaşlı kunduracı
gelir, fişi adam uzatır. “Tamam, ayakkabılar burada” der; “Haftaya Salı hazır
olurlar”
İKİZ KARDEŞ
Adam tıpatıp
ikiz kız kardeşlerden biriyle evlenir. Ama daha bir yıl geçmeden boşanmak için
mahkemeye başvurur.
“Peki,” der
yargıç, “şimdi lütfen mahkemeye neden boşanmak istediğinizi anlatınız.”
“Şimdi sayın
yargıç” der adam, “baldızım bizi ara sıra ziyarete gelirdi ve karımla tıpatıp
birbirlerine benzediklerinden bazen karıştırıp yanlışlıkla onunla yattığım
oldu…”
“E, herhalde
iki kadın arasında bir takım farklar vardı, değil mi?”
“Kesinlikle,
sayın yargıç. Ondan boşanmak istiyorum zaten.”
Kaydol:
Kayıtlar
(
Atom
)
Sayfalar
Popüler Yayınlar
-
DÜŞÜNCELERE MESAFE KOYABİLMEK Kafaya takma hepimizin hayatımızda yaşadığımız sorunlardan biridir. İnsanları fazla düşünmek, yeri geldi...
-
Motivasyonu Arttıracak Sözler - EN İYİLER Bazen gün içinde duyduğumuz özlü ve güzel bir söz motivasyonunuzu anında yükseltebilir. Bu ...
-
Yeni Başlangıç Sözleri İlham verici yeni bir başlangıç sözleri ve deyişleri kesinlikle insanları motive eder ve bizlere bir umut ...
-
* Nerede olursanız olun, elinizdekilerle yapabileceğinizi yapın. Theodore Roosevelt * İnsan sahip olduklarının toplamı değil, fakat...
-
Başarının temelinde iç disiplin vardır. İç disiplin insanı iyi, güzel, doğru olana yakınlaştıran ve onun beceri kazanmasına, başa...
-
Dalkavuklardan sakınınız. Çünkü onlar insanları boş kaşıkla besler. Sana taş atana sen GÜL ver; ver ki kaynağın SEVGİ olduğunu daima an...
-
Başarı için başlamayı seçin... Hayattan ve kendinizden şikayetçi olmak yerine, bugün kendiniz için küçük bir adım atın . Yapmak i...
-
Ergenlik, insandaki en kötü ve en iyi dürtülerin birbiriyle savaştığı ve kişiyi ele geçirmeye çalıştığı dönemdir.” G. Stanley Hall “Eğe...
-
Monotunluk ve can sıkıntısı. İlhamın, yaratıcılığın ve mutluluğun önündeki en büyük engeller onlar! Uzun vadeli bir iş yaparken özellikle c...
- Aile Şirketiyle Başladılar 300 Bin Ciro Yapan Şirket Haline Geldiler!
- Evlilikte Daha Geçimli Olmak İçin
- Kimler, nasıl mutlu oluyorlar?
- Amerika'da Yaşayan Birinin Notu
- Doğru sandığımız ancak yanlış olan atasözleri ve deyimler
- Çok Mutsuzum, Hayattan Hiç Keyif Almıyorum
- Ah Şimdiki aklım olsaydı!
- İş Fikirleri
- Müşterileri Kazanma ve Daha Fazla Müşteri Çekme
- Türkiye'de Yapılabilecek İş Sektörleri
- Motivasyon Arayanalara Edison'un Mükemmel Sözleri ve Hikayesi
- Gauss Matematik Dehası
- Çocuğuma Özgüven ve Sorumluluk Nasıl Verebilirim
- Başka Bir Gözle Kolomb
- Hayatımızda Bir Oyun Gibi Kuralına Göre Oyna
- Mevlana'nın Çok Derin ve Düşündüren Sözleri
- Çok Başarılı İnsanların İlk 10 Özelliği; Siz de Öğrenebilirsiniz!
- Başarılı İnsanlar ve Alışkanlıkları
- Kilo Vermede Başarılı Yemek Yemek
- Kader Var Peki Ya Onun Dışındaki Seçimlerimiz
- Sizce Tesadüf mü?
- İnsanların Motivasyonunu Mahvetmek İçin Söylenecek Sözler
- Söylenmesi Zor 4 Kelime
- Mr Eastman KODAK Sahibinin İlginç Hikayesi
- Kendinizi ve İnsanları Etkileme Sanatı
- İnsanları Etkilemek ve Değer Görmek İçin Çok Basit Taktikler
- Çalışanlarınızı Motive Etmek
- Sinirli ve Agresif Demorilize Eden İnsandım Şimdi
- Hazır Cevaplar
- Başarılı Şirketlerin Sırları
- Sigarayı Nasıl Bırakırım Diyorsanız Sigarayı Bırakan Kişiden Dinleyin
- Sarı Öküz'ü Verdiğimiz Gün Bu Savaşı Kaybettik
- Hangi Vitamin Nerede Faydası Oluyor?
- Mükemmel ve İyi Bir Satıcı Olmak İçin Neler Yapılır?
- Gece Uyumadıysanız ve Ayılamadıysanız...
- İnternet Kafeler Ölmüyor Şekil Değiştiriyor!
- Yaşamdan Öğrendik ki...
- Küçük Bir şey Mİ!
- Gençler Üniversite Tercihinizi Doğru Kullanın
- Bu Öğütleri Mutlaka Dinleyin!
- Kafanı Kullan Bahçeyi KAZ! (Yok Artık Dedirten Hikaye)
- Başarıya Uçuran 4 Kriter
- Hemen Sıkılıyorum!
- Bir Daha Mı Tövbe!
- Felsefi Ve Kafa Kıran Sözler
- Zayıf Karne mi? Zayıf Anne Baba mı?
- 30 Adımda Stresten ve Uyarıcılardan Kaçınmak
- Haydi Değişelim!
- Patronunuzla İyi Olmak İstiyorsanız
- İş Verimini Azaltmanın Yolları
- Dünyayı Değiştiren Elmalar
- Çalıştırın Biraz Kafayı!
- Kızılderili Sözleri
- Konsantrasyon Problemi
- Renkler Beyni Nasıl Etkiliyor
- Isaac Newton Sözleri ve Hayatı
- Çocukları Geliştirme Oyunları ve Eğitimleri
- Futbol Dünyasının En İyi Sözler ve Geyikleri
- A Benim Akıllı Çobanım
- Yüzde Bir Hata İle Neler Başımıza Geliyor?
- Düşündüren Sözler - Ünlülerin Sözleri - Film Replikleri - 2
- Şeytanın Sevdiği Tipler
- Akıllı Muhasebe
- Şirketlerin Tercih Ettiği En Verimli Yaş
- Dahilerin Bilmediğiniz Yönleri
- Star Wars - George Lucas Sözleri
- Metrobüs ve Otobüs Yoğunluğunda Hazır Cevaplar
- Bir İşi Geciktirmek ve Bir İşi Bitirmek
- En İyi Arkadaşım - Hayvanlar İle İlgili Sözler
- Düşündüren Sözler - Ünlülerin Sözleri - Film Replikleri - 1
- Patron Kimmiş! (Fıkra)
- Başarı İçin Her Şey Yapmak?
- Stres ve Alışveriş Tuzağı
- Hayal Edebildiğin Kadarsın
- Beyni Motive Eden Besin Ceviz
- Neden Ben Neden !
- Alain De Botton Söyleşisi
- Mutlu Bir Kadın ve Mutlu Bir İlişki Nasıl Olur?
- Kadının Kocasına Güldüren Cevabı
- Süleymaniye Camii İmamında Aranılan Özellikler - Vasıflar
- Daha Fazla Mutlu Olmak İçin - Stefan Sagmeister Kuralları